Yaratan ve Yaratılan

"Biz bu dünyanın doğasında yaşıyoruz ve doğa bizi kontrol ediyor. Bizim üzerimizde işleyen güçleri bilmiyoruz. Yaratan’ın bizi nasıl idare ettiğini görmüyoruz. Hatta arzularımızın ve düşüncelerimizin yabancı bir yerden geldiğini dahi hissetmiyoruz.
Fakat doğanın hükmü mutlak. Bu şu demek, düşünceler ve arzular vasıtası ile bizi sanki içimizde olan birisi idare ediyor (demek). Öyle ki, başkasının kontrolü altında olduğumuzu hissetmiyoruz. Sanki birisinin söylediklerinden etkilendiniz ve öyle düşünmeye başladınız. Dolayısı ile bizi yabancı bir güç idare ediyor. Ben ve O. O beni kontrol ediyor.
Çocuklarımızın arzu ve düşünceleri bizim gibi olsun ki onlara yardımcı olabilelim istiyoruz. Fakat doğduğumuz bu doğanın bizi nedenli kontrol ettiğini anlamıyoruz. Kabala çalışmaya başlamadan önce beni yöneten kim ve O’nsuz olmayı bana hissettirmeyen şey ne görmek istemeliyiz.
Şöyle ki Yaratan’ın ıslah eden Işığı özellikle otantik kaynaklardan manevi çalışmayı yaptığımız zaman bizi etkiler. Kişi kendi benliği ile onu kontrol eden o yabancı güç arasındaki farkı görmeye başlar. Buna Firavun, Mısır’ın kralı denir, adam kendini köle gibi hisseder. İşte o zaman kölelikten çıkmak ister ve özgür olur.
Manevi çalışma esnasında en azından kendimizi (bizi) neyin kontrol ettiğini bilmeyi istemeliyiz ki, adam köle olduğunu görebilsin."
0 Yorum:
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa